ZAFER SARHOŞLUĞU YOK

 ZAFER SARHOŞLUĞU YOK

Başta açık ve net söylüyorum… Kimse zafer sarhoşluğuna kapılmasın.
Gençlerbirliği, Aytemiz Alanyaspor’u mağlup ederek sezonun en önemli galibiyetlerinden birine imza attı.
Güney temsilcisinin yenilmezlik ünvanına 10.haftada son verdi. Bu maç öncesi kalesinde sadece 3 gol gören rakibinin filelerine 2 gol birden birden bırakmak…
Ligin, 23 puanla hala en fazla puan toplayan, en fazla galibiyete imza atan takımını Eryaman Stadı’ndan puansız göndermek… Galatasaray ve Beşiktaş ile birlikte 20 golle ile en çok gol atan takımından şansız bir penaltı golünü kalesinden görmek…
Bunlar gerçekten çok önemli istatistikler.
Buna bir de bu gün itabari ile 19. puanla 4.sırada olan Beşiktaş’ı İstanbul’da mağlup etmeyi ekleyin…
Dur daha bitmedi…
Tamamen öz kaynak üretimi Arda Kızıldağ, Berat Ayberk Özdemir, Soner Dikmen, Aytemiz Alanyaspor karşısında ilk 11’de forma giydiler.
Sonradan oyuna giren yine altyapı patentli Halil İbrahim Pehlivan ve Sami Gökhan Altıparmak ‘ı ekleyin.
Tam 5 tanede altyapıdan yetişen futbolcu bu galibiyete imza attı.
Rakipte altyapıdan kaç oyuncu oynadı ? Kocaman bir 0…Yazıyla yazıyım mı ? Evet sıfır…
Bırakın Aytemiz Alanyaspor’da Süper Lig’de hangi takım altyapısından yetiştirdiği 5 futbolcuya forma şansı vermiş ?
Ülke gençliğe duyulan bu güven bile başlı başına üniversitelerde bir test konusu…
Şimdi tüm bu rakamları şöyle bir analiz edin bakalım… Nasıl bir sonuca varacaksınız.
Bir söz vardır, “Dünyayı rakamlar idare eder .”diye…
Gerçekten dünyayı rakamlar yönetir.Buna ben de yürekten inanırım.
Ama nasıl idare ettiklerini söylemezler. Rakamları siz yorumlamanız gerekir.
Şimdi tüm bunların ışığında … Gençlerbirliği Başkanı Murat Cavcav, Yönetim Kurulu üyeleri, teknik heyet ve futbolcuları bu sezon çok sert eleştirilere maruz kaldılar.
Bu eleştirilerinin haklılık payı olan da vardı olmayanlarda…Hiç kimse bu kısa sürede Murat Cavcav’dan bir rahmetli İlhan Cavcav performansı beklemesin. İlhan Başkan gibisi bir daha dünyaya zor gelir.
Türk futbol tarihinde Murat Cavcav kadar omuzlarında ağır yük taşıyan bir başka başkan olduğunu düşünmüyorum.
Gerçekten İlhan Cavcav, giderken arkasında çok ciddi bir miras bıraktı.
Kasasında nakit parası olan, sigortaya, vergi dairesine, futbolcusuna , teknik adamına, kulüp çalışanına bir kuruş borcu olmayan bir Gençlerbirliği emanet etti.
Elbette hiç kimse Murat Cavcav kadar, bunların ne anlama geldiği sorumluğunu taşıyamaz. Gençlerbirliği Kulübü ‘nün yönetiminde bulunan idarecilerin çoğu , bu kulübün kültürü ile yorulmuş insanlar. Onlar da eminim ki aynı sorumluklarını taşıyorlar.
Hiç bir kulüpte olmayacak kadar, Gençlerbirliği Kulübü yönetiminde   ekonomiyi ve futbolu  bilen insanlar var . Ekonomik göstergelerin, eksi bakiye vermesi ve sportif başarı noktasında kötü sonuçlara camiayı çok gerdi. Gençlerbirliği, Türk futbolun en nadide , en zarif kulüplerinden biridir. Futbolumuza her manada çok değerli isimler kazandırmıştır. Murat Cavcav ve ekibi artık silkinip, kendine gelmeli. Bu silik, pısırık görüntüden sıyrılmalı. Başkan Murat Cavcav, dahil tüm yöneticiler artık Gençlerbirliği’nin hak ve hukukunu korumalı. Gençlerbirliği, Başkent Ankara’yı hiç yormadı. Diğer takımlar kadar bu kentin kaynaklarından yararlanmadı.Hep kendi yağı ile kavruldu.
Yönetim cephesini geçiyorum.Geliyorum futbolcu ve teknik ekibe: Mustafa Kaplan, eğer MKE Ankaragücü ve Gençlerbirliği takımları tarafından bu kadar göreve çağrılıyor ise demek ki bir şeyler var. Kısa da olsa kritik dönemlerde göreve gelip, birşeyler mutlaka yapıyor. Mustafa Kaplan, futboldan başka hiç bir şeylerle uğraşmamalı. Futbolla, yatıp futbolla kalkmalı. Kendisini 35 yıldır tanıyan biri olarak bunu söylüyorum.Bir kez çiziyorum… Kimse zafer sarhoşluğuna kapılmasın. Bu takımın bir çok oyuncusu, hala gerçek kimliklerinin çok uzağında. Başta Stancu, Sio olmak üzere… Gençlerbirliği, kadrosunda bugünün işini çözecek, gelecek için umut olacak fazlasıyla oyuncu var. Yönetim, teknik heyet ve futbolcular ve de taraftarlar birlik olmak zorundasınız. Sorulacak bir hesap var ise , onu da her zaman Gençlerbirliği’ne yakışan kültür içinde sormalısınız. Çok işiniz var. Sakın kimse zafer sarhoşluğuna kapılmasın…

Bu Yazı İçin Ne Düşünüyorsun?

Yorum Yap