Geride bıraktığımız sezonun şaşkınlığını ve yorgunluğunu üzerimizden atamadan, 2020-2021 sezonu gelip kapıya dayandı. Uzun yıllar unutulmayacak, her yönü tartışılacak bir sezon olarak 2019-2020 tarihin tozlu raflarında yerini aldı. Şimdi tüm takımlar, yeni sezonun hazırlıkları yapıyorlar…Bir taraftan da transfer çalışmalarını tüm hızı ile devam ediyor. Geride bıraktığımız sezon Başkent Ankara’nın Türk futboluna neler kattığını çok ciddi araştırmalar neticesinde sizlerle paylaştık. Cumhuriyetin başkenti olan Ankara’nın, “Futbolun Başkenti ” olma yolunda ne kadar yetersiz olduğunu tüm çıplaklığı ortaya koyduk. Bu şehrin, “futbol” gibi dünyanın ekonomik, sosyal, istihdam noktasında en kıymetli ürününden kazanç temin etme noktasında ne kadar yetersiz kaldığı açık ve net bir şekilde ortada… Avrupa’nın ve dünyanın hiç bir başkentinde futbol adına bu vahim tabloyu göremezsiniz.Futbolda bu olumsuz tablonun kalkması için çok ciddi reformlara ihtiyaç var. Futbolun hiç bir alanında reform gerektirmeyecek bir durum söz konusu asla değil. Hiç kimse, “biz aslanız”, “kaplanız” diye kendiniz kandırmasın.Kulüplerin mali sıkıntıları her geçen artıyor. Borçları artarak katlanıyor. Altyapılar alarm veriyor. Oysa ki çağdaş futbolda en büyük yatırımlar ve reformlar altyapılara yapılıyor. Bu şehirde insanlar tribünlerden her geçen gün uzaklaşıyor .Peki neden ? Oynanan futbol heyecan vermiyor. En büyük hedef,” küme de kalmak ” olursa, bunun içinde “bayram kutlamaları” yapılır ise o şehirde gerçek futbolseverleri siz tribünlere getiremezsiniz. Bu eleştirilerden en büyük nasibini alacak kulüp 110 yıllık MKE Ankaragücü’dür. Ondan sonra da Cumhuryetle yaşıt Gençlerbirliği’dir. Sorarım size bu iki kulüp 2020-2021 sezonun için taraftarları ile hangi hedefleri paylaştılar. Biz, “Ligi ilk 5 içinde bitireceğiz “, “Hedefimiz Avrupa”, veyahut, “Bu sezon Türkiye Kupası’nı alacağız mı ” dediler. Diye bilirler mi ? Diyemezler…Çünkü plan ve programları yok. Üç yıllık, 5 yıllık , 10 yıllık hedefleri yok. Neleri var ki…Hep günlük yaşıyorlar…Artık kimse kendini kandırmasın. Bu şehirde futbolun çok ciddi sorunları var. Bu problemlerin çözümün en önemli adresi de MKE Ankaragücü ve Gençlerbirliği’dir. Bu şehirde , “futbol para etmiyor ” ise en büyük suçlu sizlersiniz. Bu şehrin spor basını yerlerde sürünüyorsa… Hala stadı yok ise… “Şampiyonluk yaşamayan Başkent ” ayıbı 60 yıldır ortadan kaldırılmamış ise… Bunların birinci derecede sorumlusu MKE Ankragücü ve Gençlerbirliği’dir… Cemal Aydın ve Ufuk Özersin’den sonra Türkiye Futbol Federasyonu’nda kiminiz var ? Sizin haklarınızı kim arıyor ? Gençlerbirliği ‘nin bir konuda , altyapıda tüm Türkiye örnek olduğundan dolayı hep hakkını teslim etmişimdir. Rahmetli İlhan Cavcav zamanında mali yapısının güçlüğünü hep takdir etmişizdir. Özellikle MKE Ankaragücü yıllarca tüm sorunları halının altına süpürülmüş ise… Şeffaf bilgilendirmeler yapılmamış ise…Borçlar bir türlü netleşmemiş ise. Bu borçları yapanlardan hesap sorulmamış ise…Bu yılların ihmalinin ortadan çok kısa sürede ortadan kalkacağını beklemekte çok saflık olur. Cumhuriyetimizin 100 Yılını kutlamaya 2 yıl gibi kısa bir süre kaldı. Cumhuriyetin 100. Yılı tüm kurum ve kuruluşların olduğu kulüpler için de bir milat olmalı. Bu sürece kadar artık tüm olumsuzluklardan, karın ağrılarınızdan kurtulun. Şeffaf olun… Açık olun…Artık bu şehirde kimse kendini kandırmasın….Bu şehirde futbol para etsin…Bu şehirde futbol, sosyal kazanç temin etme noktasında önemli rol üstlensin.. Bu şehirde futbol istihdam yaratsın…İşsizliğe çare olsun. Olur mu ? Neden olmasın. Yeter ki, kimse kendini kandırmasın.
Hata!
Yorumunuz Çok Kısa, Yorum yapabilmek için en az En az 10 karakter gerekli