Eryaman Stadyumu’nda oynanan karşılaşma iki farklı hedefin temsilcilerinin mücadelesiydi.Bir tarafta ligin zirvesine konuşlanmış Galatasaray, diğer tarafta adeta ligin dibine demir atmış MKE Ankaragücü… Bir tarafta 8 maçtır kazanan bir takım, diğer tarafta 5 maçtır 3 puana hasret bir ekip…Birisi 57, diğeri 20 puanda…Arada tam 37 puanlık bir fark…Böylesine zorlu bir sınavdan kim galibiyetle ayrılacaktı ? Karşılaşma öncesi görüşler Galatasaray’ın maçı kazanacağı yönünde ağır basıyordu. Ama kazanan MKE Ankaragücü oldu. Futbol böyle bir oyun işte.Hiç bir maç oynanmadan kazanılmıyor. Futbolu güzel kılan da bu olsa gerek. Ankaragücü çok hayati bir galibiyet ve 3 puan aldı. Hikmet Karaman ile çıkılan 4 maçta 2 beraberlik, 1 mağlubiyet 1 de galibiyet alındı.Hiç de yabana atılmayacak bir performans. Antrenör seçiminin ne kadar doğru olduğunu kısa sürede herkes gördü. Bu zorlu süreci yönetebilecek en doğru teknik adam Hikmet Karaman’dı. Camiayı çok yakından tanıyan, daha önce 3 kez takımı çalıştıran Karaman’la anlaşıldığında umutlar yeşermişti. O da umutları şimdilik boşa çıkarmadı. Karaman, 2008-2009 sezonunda 9 haftalık süreçte gösterilen performans ve alınan puanlarla , “düştü “denilen bir takım Süper Lig’de tutmuştu. Ama bu kez işi gerçekten çok zordu ? Ama imkansız değildi. Galatasaray galibiyeti resmen, ilaç”gibi oldu. Bu galibiyet bir zafer sarhoşluğu yaratmamalı. Her birisi final niteliği taşıyan daha 14 maç var. Köprülerin ardından daha çok sular akacak. Bu lig her türlü sonuca gebe… Artık top Hikmet Karaman ve futbolcularda.Elbette Fatih Mert ve Yönetimin yapacakları da var. Yapacakları en önemli ödevleri takıma kaynak yaratmak. Futbolcuların hakedişlerini zamanında ödemek. Bunun çok kolay bir iş olmadığını da çok iyi biliyorum. Verilen sözlerin yerine getirilmesi, teknik ekip ve futbolcuların moral motivasyonu artıracaktır. MKE Ankaragücü’nün elbette önceliliği ligde kalması. Zira Süper Lig’den düşmesi, adeta borç sarmalına dolanan bir kulübün TFF 1.Lig geliri ile ayakta kalması çok zor.Ligde kalma meselesi yanında bugünlerde MKE Ankaragücü’nün geleceğini çok yakından ilgilendiren bir genel kurul gündemde. Burası da çok önemli. Artık, MKE Ankaragücü’nü yönetmeye talip olanlar, “La Fontaine’den Masalarla ” aday olmasınlar. Son 12 yılda MKE Ankaragücü çok kötü yönetildi. Bu şehrin kaynakları tüketildi. Umarım, önümüzdeki günlerde yapılması düşünülen genel kurulda , 111 yıllık köklü bir geçmişi olan MKE Ankaragücü’nü yönetmeye talip olanlar, kadrolarıyla, projeleri ile gelirler. Artık ne bu şehrin, ne de MKE Ankaragücü camiasının da , “La Fontaine’den Masallar” dinlemeye sabrı ve tahammülü kalmadı.Bu konuda yazacak çok şeyim var. Ama öncelik MKE Ankaragücü ‘nün ligde kalması olunca burada kesiyorum. MKE Ankaragücü’nü yönetmeye talip olanlar çalışmalarını sürdürsünler. Fatih Mert ve Yönetimi Hikmet Karaman ve futbolculara yükümlüklerini yerine getirsinler, onlar seçim çalışmalarına devam etsinler. MKE Ankaragücü’nün ligde kalması kadar , bundan sonra daha çağdaş, projelerle ,vizyon ve misyon sahibi insanlarla yönetilmesi de önemlidir. Artık , La Fontaine’den Masallar dinlemekten gerçekten bıktık.Bu da böyle biline…
Hata!
Yorumunuz Çok Kısa, Yorum yapabilmek için en az En az 10 karakter gerekli