SPOR DÜNYAYI VE GELECEĞİMİZİ DEĞİŞTİRME GÜCÜNE SAHİPTİR

 SPOR DÜNYAYI VE GELECEĞİMİZİ DEĞİŞTİRME GÜCÜNE SAHİPTİR

Tüm dünya nefeslerini tutup, 2020 Tokyo 32.Yaz Olimpiyat Oyunları’nı takip ediyor.

Bugün itibarı ile 5.gün geride kalmak üzere.

İlk kez seyirsiz düzenlen organizasyonda 206 ülkeden 11 bin 90 sporcu , 33 branşta 962 madalyanın sahibi olmak için müthiş bir mücadele veriyor.

Olimpiyat düzenleme gibi büyük bir hedefin peşinden koşan ülkemiz, 16 spor dalında 58’i erkek, 50’si kadın olmak üzere 108 sporcu ile madalya mücadelesi veriyor

.Şuana kadar Tekvondo’da Hakan Reçber ve Hatice Kübra İlgün, ülkemize 2 bronz madalya kazanarak büyük gurur yaşattılar.

Bir tarafta olimPiyatlar, diğer tarafta profesyonel futbol takımlarımızın 2021-2022 sezonu hazırlıkları ve de transfer çalışmaları…Tabi sadece futbol değil, Basketbol , Voleybol, Hentbol branşlarında da yeni sezon çalışmaları tüm hızı ile sürüyor.

Tüm bunları takip ederken, 2020 Tokyo 32.Yaz Olimpiyat Oyunları’nda çok farklı pencereden bakmak zorundayız.

Televizyon başında da olsa oyunları çok dikkatli takip etmek mecburiyetindeyiz.

Gönül ister ki, 85 milyon olarak olimpiyatlara odaklanalım…

Olimpiyatlar, bir spor organizasyonun ötesinde çok farklı anlamlara ifade etmekte.

JAPONYA’NIN VİZYONU

Japonya’nın oyunların vizyonu ile ilgili, “Spor dünyayı ve geleceğimizi değiştirme gücüne sahiptir. Tokyo 1964 Olimpiyat Oyunları Japonya’yı tamamen değiştirmiştir. Tarihdeki en yenilikçi olimpiyat olan 2020 Oyunları dünyaya üç kavram üzerine inşa edeceği olumlu bir reform getirecektir: “En İyi Halin İçin Çabalamak” (En Yüksek Kişisel Başarıyı Elde Etmek), “Birbirimizi Kabul Etmek” (Çeşitlilik İçine Birlik), “Mirası Geleceğe Devretmek” (Yarına Bağlanmak) olarak tanımlamasından çok dersler çıkarmalıyız.

Spor kesinlikle dünyayı ve geleceğimizi değiştirme gücüne sahiptir.

O nedenle tüm insanlığı yakından ilgilendiren Olimpiyat Oyunları’na artık farklı bir gözle bakmanın zamanı gelmedi mi ?

Spor adına ülkemizin yarınları için mücadele eden tüm kurum ve kuruluşların olimpiyatlara bakış acısını yeniden gözden geçirmeleri için tarihi bir fırsat önümüzde durmakta.

Teknolojinin sınırsız nimetleri ile sporunun zirvesi olan olimpiyatlarda ki tüm mücadeleleri en ince ayrıntısına kadar takip etme, analiz yapma imkanına sahibiz.

Tokyo’da yarışan 206 ülkenin, 11 bin 90 sporcusunu, özellikle boyunlarına asılacak 962 madalyanın sahibi sporcuları pür takip etmeliyiz.

Ülke olarak spora çok büyük yatırımlar yaptık. Özellikle son 20 yılda tesis ve organizasyon noktasında çok ciddi işlere imza atıldı. Unutulmamalı ki, olimpiyat sadece tesis ve organizasyondan ibaret değildir.

Özellikle spor kültürü noktasında alınacak çok yolumuz var.

Kulüp ve sporcu sayıları, olimpiyat düzenleme gibi büyük bir hayalin peşinden koşan bir ülke için yeterli değil.

Hatta tesis konusunda eksiklerimizi de görmemezlikten gelemeyiz.

Herşeyi, ” güllük , gülüstanlık ” gibi gösterme alışkanlığından vazgeçmeliyiz.

Yanlış ve eksik ne var ise bunu söylemekten ve de yazmaktan çekinmemeliyiz.

Olimpiyat terazisi yanlış tartmaz.

Her 4 yılda bir  (bu yıl pandemi nedeniyle 5 yıl) çıktığımız olimpiyat terazisinde “neyi doğru”, “neyi yanlış “yaptığımızı göreceğiz.

Alınan her madalyayı, ülkelerin mali ve idari yapılarını, spora bakış politikalarını incelemeliyiz.

Dünyanın en genç nüfusuna sahip, bir ülkenin olimpiyat terazinde nasıl sınav vereceği, geride kalan süreçte yaptığımız doğrularla orantılıdır.

Evet çok doğru bir söylem:Spor, dünyayı ve geleceğimizi değiştirme gücüne sahiptir.” Bakalım işimizi ne kadar doğru yapmışız.

Geride kalan 5 günde 2 bronz madalya sevinci yaşadık.

Yeterli mi ? Tabi ki değil…

 

Yorum Yap