19 MAYIS YIKILIRKEN

 19 MAYIS YIKILIRKEN

Ankara ve Türk futbolunun, “82 yıllık hafızası ” 19 Mayıs Stadı’na veda içimde tarifi imkansız fırtınalar koparıyor. Ne zaman, alana gitsem, (gitmediğim gün yok ” desem yalan olmaz içim bir tuhaf oluyor.Binlerce, on binlerce, anılarım, hatıralarım sanki önümde resmi geçit yapıyor.Tüylerim diken, diken oluyor.Kapıları, pencereleri sökülen, zaman,zaman elektriği, suyu kesilen odalarda yıllar önce giyilen formalar, eski toplar, siyah beyaz fotoğraflar yerlere serilmiş sanki gözyaşı döker gibi..Kulüp lokali, soyunma odası, hayallerin ve dostların buluşma mekanları yüzüme sanki ağlar gibi bakıyor. Dayanamıyorum, terk ediyorum.Ertesi gün yine geliyorum. Amatör futbolun Wembley’i 1 ve 2 Nolu Dış Sahalar bin bir güçlükle hizmete devam ediyor.1 Nolu Saha’ya seyirci alınmıyor, “Buna da şükür “diyoruz.Afrika ülkelerinde görülmeyen sahneler yaşanıyor. Sonra da, “Euro 2024 Ankara kaybettirdi” dediğimiz zaman muhteremler, “Ne alaka ” diyorlar. Ne alaka olmadığını teker açıklayacağım. Bir stadı bile yıkmasını beceremedik. 19 Mayıs’a böyle mi veda edilmeliydi. Hani yazmasak, gündeme getirmesek. Söyleyecek sözümüz de olmayacak.

Gelin Ali Sami Yen Stadı’na veda ederken 7 yıl önce neler yazmışız…
“Ziraat Türkiye Kupası’nda Galatasaray ile karşılaşan Beypazarı Şekerspor, son 20 dakikada yediği gollerle sahadan 3-1 yenik ayrıldı. İlginç ve unutulmaz bir karşılamaya tanıklık ettik. Tarihi Ali Sami Yen Stadı, bu maçla kapılarını futbola kapattı. Türk futboluna uzun yıllar hizmet eden statta son kez sahaya çıkma şansını elde eden Beypazarı Şekerspor, rakibine unutamayacağı bir sürpriz yaşatmak istedi ama gücü yetmedi. Yeşil-beyazlılar, ilk yarıda Caner’le 1-0 öne geçti. Golden sonra çok akıllı bir savunma anlayışı içinde mücadelelerini sürdürdüler. Ama rakip Galatasaray’dı ve kendinden kat ve kat güçlüydü. Sarı-kırmızıların bu maçtan mağlup ayrılma lüksü de yoktu. Ali Sami Yen’e burukta olsa galibiyetle veda etmek istiyorlardı. Kaleci Önder, adeta kalesinde devleşti. Sayısız gol pozisyonuna geçit vermedi. Tüm oyuncular sahada inanılmaz bir efor sarf etti. Ama Servet, Arda ve Kazım’ın gollerine engel olamadılar. Mete Işık ve futbolcuları, buralara tesadüfen gelmediklerini tüm Türkiye’ye gösterdi. Herkesin sempatisini kazandılar ve kupada tur ümitlerini sürdürdüler.

ÇOK ETKİLEYİCİYDİ
Maç öncesi ve sonrası yapılan veda törenleri gerçekten çok etkileyiciydi. Galatasaray’ın ne kadar köklü ve büyük bir camia olduğunu tüm dünya bir kez daha gördü. Türk futbolunun tarihi armadası Ali Sami Yen’e veda edip Türk Telekom Arena’ya taşınacak. Yapılan törenleri televizyon başında hayranlıkla izlerlerken aklıma 19 Mayıs Stadı geldi. Ali Sami Yen’den de eski olan Başkent’in en eski futbol mabedi acaba ne zaman yıkılacak? Yerine yenisi ne zaman yapılacak? İşin ucunda Ankara olunca bu işler neden bu kadar zor oluyor? Böyle bir veda töreni için Ankaragücü ve Gençlerbirliği kulübü yöneticileri, acaba ne yapacaklar? Doğrusu çok merak ediyorum. Büyüklüğün lafla olmadığını umarım o gece Ankara futbolunun kaderinde rol oynayanlar anlamışlardır. Ankaragücü’nün 100. yılını nasıl ıskaladığımızı hepimiz ibretle izliyoruz. Kavga ve kaosla yıllar su gibi akıp geçti. Hiç gelmez sandığınız 100. yıl da geçip gidiyor. Ankaragücü’nde ise kavga tüm hızı ile sürüyor. Yazık, hem de çok yazık.. Gerekçeli karar da yayınlandı. Kongreler iptal edildi. Yargı süreci bir müddet daha sürecek. Ya sonra… Kimse kestiremiyor. Gerçekten böyle mi olmalıydı? Ankaragücü, böyle bir süreci hiç ama hiç hak etmedi. Gençlerbirliği’nin yıllardır daha sakin daha dingin bir yapısı var. Buna alıştık. Ama artık bu da sıkıntı veriyor. Cumhuriyetle yaşıt bir kulüp olmak yabana atılır bir süreç değil. Hiç değilse artık bu yaşananlardan gerekli dersler alınsın da 2023’de kutlanacak 100. yıl Ankaragücü’nünki gibi olmasın. Unutmayın zaman su gibi akıp geçer. Bir de bakmışsınız hiç gelmeyecek sandığın tarih gelmiş çatmış.. Son sözümüz de stadın yıkılacağına dair verilen sözler… Yıkın artık şu stadı da Başkent’e yakışır bir stat yapın.”

Yorum Yap