Bu başlığı öyle kolay-kolay kullanmam… Bizi tanıyanlarda bilir ki, “Ben de oradaydım ” dersem, “Tarihe tanıklık edecek “bir durum söz konusudur…
Bildiğiniz gibi Mart ayının ortasından beri tüm dünyayı etkisi altına alan bir sorunla karşı karşıyayız. Corona Virüsü , spor dahil etkisi altına altına almadığı, etkilemediği hiç bir mecra bırakmadı. Basketbol, hentbol, voleybol branşlarında riske girilmedi, 2019-2020 sezonu durduruldu. Futbolun geleceği çok konuşuldu, çok tartışıldı. Sonunda da Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) kararını verdi. Spor Toto Süper Lig’de mücadelenin 12 Haziran’dan itibaren kaldığı yerden devam edeceğini açıkladı. Federasyon çok büyük bir riskin altına girmişti. Bu kararın alınmasında en büyük etken kulüplerin, kasalarında “su” alacak bir kuruş paranın bile bulunmasıdır. Bunu herkes biliyor. Yayın kuruluş ve TFF’den gelecek para tek çare idi. Hiç bir kulübün “Kötü gün akçesi “olmadığı için , para insan hayatının önüne geçti. Dolayısıyla TFF çok büyük bir yükümlülüğün ve sorumluğunun altına girdi.Dolayısıyla çok ciddi tedbirler aldı. Müsabaka ve akretitasyon talimatını revize etti. Katı kurallar koydu. Bizler de artık Başkent Ankara’da oynanacak Gençlerbirliği-İttifak Holding Konyaspor maçını beklemeye başladık. Maç öncesi müsabakayı izleyecek basın mensupları sayısına da kısıtlama getirilmişti.
Maç haftası Pazartesi günü Anayurt Gazetesi Spor Müdürü Cevat Uğraş’la birlikte gidip, akretitasyon talebimizi ilettik. Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Ankara Şubesi İdari Koordinatörü Figen Asiler, talep sayısına göre bizi bilgilendireceğini söyledi. Beklediğimiz cevap gelmişti. Figen Müdürüm, “Ali ağbi yarın saat 10:00 Etimesgut Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi’nde (KEDEM) test olacağız ” diyordu….İnanın sabahı zor ettim. Çünkü testten gözümüzü çok korkutmuşlardı. Figen Müdürüm, benden önce KEDEM’e ulaşıp, Etimesgut İlçe Sağlık Müdürü Dr.Bülent Çanakçı ile ile koyu bir sohbete başlamıştı bile… Bülent Müdür bizdeki tedirginliği hissetmiş olacak ki…Bizi rahatlatmak için espri üstüne espriler yapıyordu. Gerçekten sağlık çalışanı olmanın bu günlerde önemini daha iyi anladığımız bir anı yaşadık. Test saati gelip çatmıştı…Önce Figen hanım testten geçti. Hafif gözlerinden gelen yaşlarla iş bitmişti. Doğrusunu söylemek gerekir ise benim için test öyle anlatıldığı gibi zor geçmedi. Dr.Bülent Çanakçı’ya teşekkür edip KEDEM’den ayrıldık. Bu kez de, ” test sonuçları nasıl çıkacak “merakı başlamıştı. Cuma günü öğleden sonra “e Nabız”a düşecek sonucu öğrenmek için sürekli Sağlık Bakanlığı’nın sitesini yokluyorduk. Saatler gece yarısını geçip Cumartesi günün güneşi doğmuştu. Ama bizim test sonuçlarından hala haber yoktu. Öğle, akşam oldu…Bir türlü sonuç sisteme düşmüyordu.Sürekli Figen hanımla irtibat halindeyiz…Ne Keçiören’den, Ne Çankaya’dan ne Etimesgut’dan sonuçlar gelmiyordu. Sonunda Figen Müdür, Anadolu Ajansı’ndan (AA) Halil İbrahim Avşar ve Halil Balıkçı’nın test sonuçlarının “negatif” çıktığını bildiriyordu. Testi için büyük efor sarf Cevat Uğraş’la sürekli sonuçları bekledik. Sonunda saat 22:00’de benim “e Nabız”ıma sonuç düşmüştü…DEVAM EDECEK…
Hata!
Yorumunuz Çok Kısa, Yorum yapabilmek için en az En az 10 karakter gerekli